Memnu Hakların İadesi

Memnu Hakların İadesi

Memnu Hakların İadesi Hakkında İçtihat

Memnu hakların iadesi başvurusu akıbetinde haklarına kavuşanların memuriyete atanabileceklerine dair içtihatlar şu şekildedir.

T.C. Danıştay 5.Dairesi 2001/1327 Esas 2001/4685 Karar: 03.12.2001 Tarih

657 sayılı Kanuna göre davacının aldığı ceza Devlet memurluğuna engel bir durum oluşturmakta ise de; memnu hakların geri verilmesi durumunda mahkumiyet ortadan kalkmamakla birlikte, mahkumiyetten doğan veya mahkumiyetle birlikte hükmedilen ehliyetsizliklerin ileriye dönük olarak son bulduğu açık olup, davacının anılan suçtan dolayı yargılandığı 23.3.1989 tarihinden sonra 7.3.1997 tarihinde yaptığı başvuru sonucunda, … Ağır Ceza Mahkemesinin aynı günlü kararıyla memnu haklarının iadesine hükmedildiği görülmektedir.

Olayda, memnu hakları mahkeme kararıyla geri verilen ve öğretmen olarak görev yapan davacının, kamu hizmetlerinden yararlanma ehliyetine sahip olduğu ve Devlet memurluğuna girmesine engel herhangi bir durumun da kalmadığı tartışmasızdır.

Bu durumda; hukuksal durumu 657 sayılı Kanunun 48. maddesindeki koşullara uygun olan davacının, aday idari memur olarak atanmasına ilişkin isteminin reddi yolunda kurulan işlemde hukuksal isabet görülmemiştir.

Danistay 12.Dairesi 1995/10658 Esas 1997/2148 Karar 13.10.1997 Tarih “Bursa 1. İdare Mahkemesinin 14.6.1995 günlü, E:1994/754, K:1995/520 sayılı kararıyla; davacının Anayasaya aykırılık iddiasının ciddi görülmediği dosyanın incelenmesinden davacının; … Adliyesinde zabıt katibi iken işlediği zimmet suçundan dolayı … 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 19.2.1987 günlü, E:1986/231, K:1987/24 sayılı kararı ile 647 sayılı yasa uyarınca para cezasına çevrilmiş olan 1 yıl ağır hapis cezası ve müebbeten memuriyetten mahrumiyet cezası ile cezalandırıldığı bu nedenle de 10.5.1988 memuriyet görevine son verildiği; davacının 31.3.1993 tarihinde memnu haklarının iadesi istemiyle anılan mahkemeye müracaatı üzerine de 5.4.1993 tarihli karar ile memnu haklarının iadesine karar verildiği anılan karar üzerine memuriyet görevine iadesi isteminde bulunduğu, isteminin 3817 sayılı Yasa kapsamında olmadığından bahisle reddedildiğinin anlaşıldığı, memnu hakların iadesi kararının zimmet suçundan hükümlü olmayı ortadan kaldırmadığı bu durumda 657 sayılı Yasanın 48/A-5. maddesi karşısında her ne hal ve şart altında olursa olsun devlet memurluğuna alınma olanağı bulunmayan davacı hakkında tesis edilen işlemde mevzuata aykırılık görülmediği gerekçesiyle dava reddedilmiştir.”

T.C. Danıştay 5. Daire 1990/363 E. 1988/3019 K. 28/02/1990 T. “657 sayılı Yasanın yukarıda anılan hükmüne göre, ağır hapis cezasına mahkum edilmiş olmak Devlet memurluğuna engel bir hal ise de yasak hakların geri verilmesi durumunda, mahkumiyet ortadan kalkmamakla birlikte, mahkumiyetten doğan veya mahkumiyetle birlikte hükmedilen ehliyetsizliklerin ileriye dönük olarak son bulduğu açık olup, 657 sayılı Yasanın 48. ve 3201 sayılı Yasanın 23.maddesinde yer alan ehliyetsizliklerin de verilen ceza mahkumiyetinden doğduğu tartışmasızdır. Belirtilen hukuki durum karşısında Ağır Ceza Mahkemesi kararıyla yasak hakları geri verilen davacı, kamu hizmetlerinden yararlanma ehliyetine yeniden kavuşmuş olup Devlet Memurluğuna tekrar girmesi için herhangi bir hukuki engeli kalmamış olduğundan polis memurluğuna yeniden atanması için yaptığı başvurunun kadro ve ihtiyaç durumu gözönünde bulundurularak değerlendirilmesi gerektiği halde, daha önceden verilen mahkumiyet kararından bahisle isteminin reddedilmesinde hukuka uyarlık bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle davacının temyiz isteminin kabulüyle İdare Mahkemesi kararının 2577 sayılı Yasanın 49.maddesinin 1.fıkrasının (b) bendi uyarınca bozulmasına, uyuşmazlık sadece hukuki noktalara ilişkin bulunduğundan aynı maddenin 2.fıkrası uyarınca işlemin iptaline karar verildi.”

T.C. Danıştay 1.Dairesi 1992/126 Esas1992/150 Karar 22.04.1992 Tarih “İlgili mevzuat gözetildiğinde koşulları yitirmeleri nedeniyle memuriyetle ilişkileri kesilenler, memnu haklarının iadesi kararı almaları halinde yeniden Devlet memurluğuna atanabilirler. Ancak, kadro ve ihtiyaç durumları bakımından idarenin bu konuda takdir yetkisi vardır. Memnu hakların iadesiyle mahkûmiyet ortadan kalkmamakla birlikte mahkûmiyetten doğan ehliyetsizliklerin geleceğe yönelik olarak ortadan kalkması nedeniyle, adli sicildeki kaydın muhafazasının bu müessesenin uygulanmasını engellemez. Memurluğa engel bir mahkumiyetin saptanması halinde memnu hakların iadesi kararı alınmadıkça veya memurluğa engel sayılanlar dışındaki suçlardan dolayı hükmedilen mahkumiyetler afla ortadan kalkmadıkça yeniden memurluğa atanma söz konusu olmaz.”

T.C. Danıştay 12.Dairesi 1995/2718 Esas 1996/3425 Karar 04.11.1996 Tarih “Ankara 8. İdare Mahkemesinin 30.3.1994 günlü, 1994/295 sayılı kararıyla; davalı idarenin süre itirazının yerinde görülmediği, 657 sayılı Yasanın 48. maddesinin (A) bendinde; Devlet memurluğuna alınacaklarda aranacak genel şartların sayıldığı, anılan bendin 4. fıkrasında; kamu haklarından mahrum bulunmamak 5. fıkrasında da tecil edilmiş veya affa uğramış olsa bile irtikap ve dolandırıcılık suçundan hükümlü bulunmamak koşuluna yer verildiği, olayda davacının Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesinden 11.7.1991 tarihinde memnu hakların iadesi kararı aldığı, bu nedenle 657 sayılı Yasanın 48. maddesinin 4. fıkrasında memuriyete engel haller arasında sayılan kamu haklarından mahrum bulunmama koşulunu yerine getirmiş sayılabilirse de tecil edilmiş veya affa uğramış olsa bile memuriyete engel sayılan irtikap ve dolandırıcılık suçundan hüküm giymiş olması nedeniyle memurluğa alınmanın genel koşullarından birini taşımadığı, öte yandan aksine bir yorum tarzının kabulü halinde de açıktan atamalarda takdir yetkisine sahip bulunan davalı idarenin önceki memuriyeti sırasında irtikap ve dolandırıcılık gibi yüz kızartıcı ve memuriyet göreviyle bağdaşmayan kamu düzenini bozucu nitelikteki bir suçu işlediği yargı kararıyla sabit olan davacıyı yeniden memuriyete atamama yönünde takdir hakkını kullanmasında kamu yararı ve hizmet gerekleri bakımından hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.”